Ozan Akbaba; Oyunculuk aşkı hep vardı içimde

Ozan Akbaba; Oyunculuk aşkı hep vardı içimde

Oyunculuğa küçük yaşlarda başlayan, pek çok başarılı projede yer alan, ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ dizisindeki İlyas karakteriyle hayran kitlesini genişleten ünlü oyuncu Ozan Akbaba son olarak Kasaba Doktoru dizisindeki Dr. Hakan rolüyle karşımızda.

Pek çok sinema ve dizide rol alan, senaryo yazan, enstrüman çalan, film müzikleri yapan Ozan Akbaba ile başarılı oyunculuk serüvenini konuştuk…  

Güzel Sanatlar Fakültesinde eğitim aldınız, iç mimarsınız ancak şu an tüm Türkiye’nin beğenerek takip ettiği bir oyuncusunuz. Nasıl başladı oyunculuk serüveniniz?

Oyunculuk küçük yaşta başladı. Ortaokul, lise ve üniversite boyunca tiyatroyu hiç bırakmadım. Her ne kadar iç mimarlık okumuş olsam da oyunculuk aşkı hep vardı içimde. Ki alaylı olmak da mesleğine aşık olmayı gerektirir. Kısa filmler, diziler ve sinema filmleri derken kendimi kanıtlamama yetecek kadar donanıma eriştim. Şimdiki hedefim ise daha iyi bir oyuncu olmak için donanım konusunda her geçen gün artı kazanımlar bulmak. 

 

En son diziniz ve oynadığınız rol ile geniş bir hayran kitlesine sahip oldunuz. Siz kendinizi en çok hangi rolde görmek istersiniz? Var mı oynamak istediğiniz bir karakter?

Aslında oynamak istediğim çok karakter var ama şudur diyebileceğim bir karakter yok. İşin güzel yanı dolu dolu yazılmış ve iyi tasarlanmış bir karakter her oyuncunun dişini kamaştırır. O yüzden her oyuncu gibi ben de heyecanlandıracak bir karakter bekliyorum. 

Yeni projeniz ve rolünüzden bahseder misiniz kısaca? Neydi bu rolde sizi etkileyen?

Kasaba Doktoru projemizdeki Dr. Hakan karakteri yukarıda bahsini ettiğim gibi iyi tasarlanmış ve dolu dolu yazılmış bir karakter. Ondaki gizemi, sürprizleri seviyorum. Antipatik gelen anlarından her birinin birkaç sahne sonra tasarlanmış birer hamle olduğunu ve bu hamlelerin her birinin kendini geliştirmekte sorun yaşayan birine iyi gelmesi için yapıldığını anlıyoruz. Ve dolayısıyla bu gibi tasarlanmış hamleler o karaktere gizem ve usta bir insan çekiciliği katıyor. Bu da beni etkilemeye yetti. Proje uyarlama bir proje olduğu için orijinal halindeki oyuncu çok ustaca oynamış. Bu konuda da atmam gereken iki hamle vardı. 1- Onun kadar iyi olmaya çalışmak, 2- ona benzer bir oyunculuk sergilememek. O yüzden işim bir hayli zor.

 

Oyunculuk dışında bir de senaryo yazıyorsunuz bildiğimiz kadarıyla...

Senaryo yazmayı yalnızca kendimi içinde görmek istediğim projeler dahilinde gerçekleştiriyorum. Bazı “içinde bulunmak istediğim” ve Türkiye’de “henüz kaleme alınmamış”, “filme alınmamış” konularda adım atmak istiyorum. O yüzden senaryo anlamında somut adımlar atmak hoşuma gidiyor. Yapabildiğim kadarıyla da yapmak istiyorum. Umarım bir gün herkesin beğenisine layık olabilecek bir senaryom olur.

Müzikle de aranızın iyi olduğunu, bazı enstrümanları çaldığınızı biliyoruz. Bahseder misiniz?

Enstrümanlarla aram iyidir. Bazen hayatım stresini az da olsa üstümden atabilmek için müziğe sığınıyorum. Bana çok iyi geliyor. Birkaç melodi, ezgi tıngırdatmak bana çok iyi geliyor. Özellikle etnik kökenli enstrümanları çok seviyorum.

İzlemekten keyif aldığınız ve defalarca izlediğiniz bir film var mı?

Constantine, The Groundhog Day, Yalanın İcadı gibi filmleri defalarca izlemişimdir.

Tags: