Mimar Erden Güven ile Bey Mahallesi hayat buluyor.
Hedefimiz daima ilkleri gerçekleştirmek
ÇEKÜL Vakfında yüksek danışma kurulu üyesi de olan ünlü mimar Erden Güven ile ortağı olduğu E-G Mimarlık olarak gerçekleştirdikleri projeleri, ÇEKÜL Vakfı olarak Gaziantep’teki kültürel ve tarihi doku kapsamındaki projelerle ilgili çalışmalarını konuştuk.
Şu an Gaziantep’in tarihi bölgelerinden birisinde gastronomi odaklı bir dönüşüm projesi üzerine çalıştıklarını ve o projenin detaylarını yakında kamuoyu ile paylaşmayı planladıklarını ifade eden Güven, “E-G Mimarlık olarak sadece Türkiye’de değil, dünya üzerinde de ilkleri gerçekleştirmek amacı ile sürdürülebilir, doğa ve kendi ekolojisi ile uyumlu, inovatif ve enerji verimli yapılar ve kentsel tasarımlar üzerinde bütüncül yaklaşımlarla çalışmaktayız” dedi.
Erden Bey, kendinizi tanıtır mısınız?
Gaziantep’te doğdum ve büyüdüm. Ayrıca bu kentte doğmuş ve büyümüş olmanın benim için bir şans olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Gaziantep Lisesinden mezun olduktan sonra da Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümünü bitirdim.1985 yılından bu yana da kurucusu olduğum çeşitli şirketlerde mimarlık yaptım ve halen ortağı olduğum E-G Mimarlık ve E-G Planlama şirketlerimizle beraber çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
E-G Mimarlık olarak ne tür projeler hayata geçiriyorsunuz, anlatır mısınız?
1/100000’den 1/1’e hem mekânsal hem de stratejik planlama çabalarımızda insan ve çevre odaklı, insan ölçeğinde ve daha çok insan ve yapılaştığı çevre ekolojisi uyumuna odaklanan projeler üretmekteyiz. Çalıştığımız proje tasarımlarında tasarım sürecine başlamadan önce işe projenin konsept yazımı ve işletim sistemlerinin, sürdürülebilirlik ve ekolojik uyum kıstaslarında kurgulanması ile başlamaktayız.
Bu yaklaşımla beraber, yatırımcıyı olası risklere karşı koruyarak, olası fırsatları da daha görünür kılmaktayız. E-G Mimarlık ve E-G Planlama olarak 2009 senesinde Gaziantep için hazırladığımız ‘Kilis Yolu Ekolojik Kentsel Tasarım’ projesi ve tasarım rehberi, projenin hazırlandığı sene Çin’deki ‘İnovatif Belediyeler’ Kongresinde sunuldu, sonrasında 2020 G20 OSAKA zirvesinde Türkiye’yi temsilen, bütün ülkelere örnek proje olarak sunulmuş olmasının yanı sıra alanında başka bir proje de G20 zirvesinde örnek gösterilmemiştir.
Bunun yanı sıra ‘Kilis Yolu Ekolojik Kentsel Tasarım’ projesi kendi alanında konsept tasarımından uygulama ölçeğine kadar döneminin tek örneğidir ancak Gaziantepli hemşerilerimiz tarafından pek bilinmemektedir. Aynı proje kapsamında proje ve teknik müşavirliğini gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin ilk ‘Passivehouse’ sertifikasına sahip ‘Ekolojik Bina’, geleceğimiz olan çocuklarımızın eğitimine destek veren eğitimlere ev sahipliği yaparak ilgi odağında kalmaktadır.
Ekolojik uyumun önemi kadar, yapı dünyasındaki karbon salınımının en önemli kalemlerinden birisi olan yapı malzemesi üretimi ve tüketiminin öneminin de farkındayız. Son dönemde uyguladığımız, 25 Aralık Panorama Müzesi içerisindeki ‘Döngü’ kafe içerisinde yapılan dekorasyon ve mobilya işlerinin hepsinde artık malzeme kullanarak, bu tüketim bilinçsizliğine dikkat çekmek ve bu konuda farkındalık oluşturmayı hedefledik. Aslında bu bağlamdaki ilk adımlarımızı Gaziantep eski adliye binasının restorasyon projesinde döşemelerde temperli cam atıklarını mozaik pirinci olarak kullanmakla başlamıştık.
Benzer bir kurgu ile bugünlerde projesini sokak sağlıklaştırma kapsamında 2006 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığına yaptığımız, Bey Mahallesinde de farklı bir yenileme projesini uygulamaktayız. Metal hurda atıkları ile kurguladığımız ‘Hayad Sokak’ projesi ile hem geri dönüşüm farkındalığı oluşturmayı hem de kentsel bellekte kaybolmakta olan bazı öğeleri canlı tutmayı hedeflemekteyiz.
2014 yılından bu yana İzmir/Urla’da kurmuş olduğumuz çiftliğimizde, kırsal kalkınma alanında, iklim değişikliğine uyumlu sürdürülebilir yapılar üzerine doğal yapı malzemeleri ve doğaya uyumlu kırsal yapılaşma üzerine çeşitli araştırmalar yürütmekteyiz. Bazı araştırmalarımızı çiftliğimize yakın mesafede bulunan İYTE ile birlikte yürütmekteyiz. Sadece ülkemizin değil, dünyanın geri kalanının da huzura kavuşmasının tek yolunun doğa ile uyumlu ve üretken kırsal yerleşkeler üzerinden geçtiğine inanmaktayız.
Aynı amaç doğrultusunda, 2019 yılında sponsoru ve danışmanı olduğumuz takımımız ile Afrika Solar Decathlon yarışmasında İnovasyon dalında dünya birinciliği kazandık. Geçtiğimiz seneden bu yana, Gaziantep’in tarihi bölgelerinden birisinde gastronomi odaklı bir dönüşüm projesi üzerine çalışmaktayız, o projemizin detaylarını da yakında kamuoyu ile paylaşmayı planlıyoruz.
Özetlemek gerekirse, şirket olarak sadece Türkiye’de değil dünya üzerinde de ilkleri gerçekleştirmek amacı ile sürdürülebilir, doğa ve kendi ekolojisi ile uyumlu, inovatif ve enerji verimli yapılar ve kentsel tasarımlar üzerinde bütüncül yaklaşımlarla çalışmaktayız.
ÇEKÜL Vakfı üyesisiniz. Bu kapsamda Türkiye’nin farklı illerinde olduğu gibi Gaziantep’te de ciddi ve önemli çalışmalarınız oldu, bahseder misiniz?
ÇEKÜL Vakfında yüksek danışma kurulu üyesiyim. ÇEKÜL olarak Gaziantep’te bulunan kültürel ve tarihi dokuyu ilgilendiren bütün projelerde temasımız bulunmakta. Geçmiş dönem belediye yönetimleri ve şu anki yönetimle UNESCO’ya gastronomi dosyasının hazırlanması ve tesliminde, Gaziantep Kalesini de içine alan ‘Kültür Yolu Projesi’nin hazırlanmasında ve uygulanmasında, GBB ile ortak
çalışmalarımız oldu. Halen Akyol Mahallesinde bulunan Çekül Evi’nde Gaziantep yerel yönetimleri ile birlikte tam zamanlı olarak çalışmaktayız.