Baharın izinde müze
Baharın izinde müze
Coğrafya kaderdir, özellikle son yıllarda yaşanan her olumsuzluktan sonra dillere pelesenk olan söz. Ama derinlemesine düşündünüz mü hiç?
Esen rüzgarın, yağan yağmurun ve hatta güneşin bile o yöre insanı üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğunu. Binlerce yıl öncesine gidelim, medeniyet neden Mezopotamya’da kuruldu? Toprakları verimliydi çünkü, bereketliydi, bol su kaynağı vardı, hayvan popülasyonu zengindi, hava yaşamak için idealdi. İlk atalarımız Afrika’da ortaya çıkmalarına rağmen coğrafya onların kaderini belirledi ve medeniyeti Mezopotamya’da kurdular. Ve gelelim bu bereketli hilalin kültür mozaiği şehri Gaziantep’e
Gaziantep’in UNESCO yaratıcı şehirler ağına katılmasıyla başlayan ve hala devam eden bir macerası var. Gaziantep Mutfağını korumaya yaşatmaya tanıtmaya çalışırken bu yöreye has ürünler de coğrafi işaret kapsamında tescillenmeye başlandı.
Fakat tescillenen her ürün beraberinde bir soru getirdi, bu ürünler her yerde aynı özelliklerde sunulup satılabilir mi?
Nasıl güvenilir bir ağ kurulabilir ve bir standarda oturtulabilir?
Yaklaşık 3 yıl önce biber hasatında aklımıza gelen fikirle bir hayal kurmaya başladık. Bizim ürünlerimizi bizim yaşanmışlıklarımızı dünyaya nasıl duyurabiliriz. Islahiye biberi acılık değeriyle Scoville skalasında yer alsa; şu an satıldığı gibi acı, çok acı ya da az acı tabirleri yerine shu değeri ile yazılabilse bunun şehre ve üreticiye katacağı değer ile daha profesyonel daha yenilikçi bir yaklaşım sergilemiş olurduk.
Serrano biberi, Cayenne biberi, Jamaika Acı Biberi, Scotch Bonnet biberi Habanero biberi, Naga Jolokia biberi (Dünyanın en acı 2. biberi), Caroline Reaper biberi (Dünyanın en acı biberi) bu listede yerli üretim biberimizi görmek bir hayal olarak kalmamalıydı. Rayiha Baharat Müzesinin laboratuvarı böyle şekillenmeye başladı. Bu konuya öncülük edebilmesi için tasarlandı. İpek ve Baharat Yolu kervanlarına ev sahipliği yapan bu kadim şehrin mutfağında önemli bir yere sahip olan baharatın müzesinin bu topraklara çok yakışacağı fikrini doğurdu.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Fatma Şahin’in desteği ile, Gaziantep Üniversitesinden gönüllü akademisyen ve öğrencilerle bu fikri paylaşıp araştırmaya başladık. Zamanın başlangıcından beri bizi koruyan, şifa olan, hayatımıza renk katan soframızdaki baharatların; mesela karabiberin kuşatma fidyesi olmasından, kahvemizdeki kakulenin; kokusuyla barışı sağlamasından, nesli tükenen silfiyuma kadar yüzlerce bitki baharatın içinde bulduk kendimizi.
Müzenin temelleri yavaş yavaş oluşurken, bugün yere dökülse süpürüp önemsemeyeceğiz baharatların çağ açıp çağ kapattığını ve yaşamın başlangıcından bu yana insanoğlunu koruduğunu gördük.
Pandemi sonrası çok net hissettik ki, bugün gözümüzün önünde olup yarın olmadığında ne yapacağımızı bilemediğimiz kaynaklar tükenmeye mahkum. Tarih bunun örnekleri ile dolu. Bizler gibi bunu kendine bir borç bilip anlatma derdinde olan insanlar için; herkes kapısının önünü süpürmeye başlamalı dedik. O yüzden Rayiha’yı tasarlarken anlattıklarını gösterebilmesini ve uygulamasını istedik.
Kendi kendine yetebilen bir işletme…
Rayiha, fine-dining bir restoran, akademik çalışmalara ve meraklılarına ev sahipliği yapacak bir misafirhane, müzedeki baharatların ve karışımlarının ve özel lezzetlerin sunulduğu bir kafe, ekstraksiyon vb. uygulamalar yapan bir laboratuvar ve bunların anlatıldığı seminer salonu ve müzeden oluşuyor.
Dokunarak, koklayarak, tadarak, görerek yani kısacası hissederek bir deneyim yaşayacağınız kompleks; mutfakta kullanılan atık yağlardan sabun üreten, ofislerde kullanılan kağıtlardan yeniden kağıt ve dekoratif malzemeler üreten, ekstraksiyon ile istediği bitkiden istediği bileşeni çıkararak koku ve lezzet çalışmalarında kullanan, kalan posayı yine mum ve sabun yapımında değerlendiren ve tüm bunları atölyelerle aktaran çoğalmasını isteyen bir hedefe ilerlemektedir.
Rayiha Baharat Müzesi, kırılan her tabak, boşalan her şişe geri dönüşümle değerlendirilip raflarda yerini alırken bahçesindeki çiçekleri kurutup tablolar ve koku kapsülleri yapan, tohumları ilgilerle paylaşan bu anlayış ve algıyla dünyaya açılmayı planlayan bir komplekstir.