Gamze Aydeniz’in Edebiyat Dünyasında Yolculuk

Gamze Aydeniz’in Edebiyat  Dünyasında Yolculuk

Gamze Aydeniz’in Edebiyat  Dünyasında Yolculuk

Bize kendinizden bahseder misiniz?

Ben Gamze Aydeniz. 28 yaşında, İstanbul’da yaşayan genç bir yazarım. Yazarlık kariyerime sevgili yayınevim Ephesus Yayınları’nda devam etmekteyim. Yazmayı sevdiğim kadar okumayı da seven, profesyonel bir izleyici olabilecek kadar çok dizi, film izlemiş ve müzik listeleri olmadan dışarı çıkmayan biriyim. Gezmeyi, özellikle yurt dışında yeni yerler keşfetmeyi çok seviyorum. Bu deneyimlerin ilham verici olduğunu söyleyebilirim. Tam zamanlı bir hayalperest olduğum zamanlarda böyle deneyimlere ihtiyaç duyuyorum. Hayal gücümü beslemek için yeni deneyimler peşinde koşmaktan keyif alıyorum.

Yazarlık yolculuğunuz nasıl başladı? Bu konuda size bilgi verebilir misiniz?

Yazma serüvenim çocukluk yıllarıma kadar uzanır. İlk hikayemi ortaokul ikinci sınıfta yazdığımı hatırlıyorum. İlk hikayem bir hayran kurguydu. “Alacakaranlık Serisi” hayran kurgularının okunduğu bir dönem vardı. İlk hikayem “Aşk Varsa Ben de Varım” adını taşıyordu. Tahmin edersiniz ki, o dönemde aktif olarak hayran kurgu yazdığım bir zaman oldu. Sonrasında “Cüretkar Yakut” adlı devam hikayesini yazdım. “Cüretkar Yakut”u yazdığım dönem lise ikinci sınıfa denk geliyor. Wattpad’in yeni yeni duyulmaya başladığı zamanlardı. Bir okurum sayesinde Wattpad’i keşfettim. Aynı zamanda tasarımcıyım. Wattpad üzerinde 500’e yakın hikaye kapağı tasarladıktan sonra hikayelerimi yayımlamaya aktif olarak başladım. “Aydeniz Döngüsü” ise o zaman başladığım bir hikayeydi ve aynı zamanda ilk kitabım olma özelliğini taşıyor. Sonrasında daha çok genç okuyuculara hitap eden “Arkadaş Alanı” adlı kitabım çıktı. Ardından “Çemberin Altında” serisinin ilk kitabı yayımlandı.

 

“Çemberin Altında 2: Son Görüş” okurlarımla buluştuktan sonra “Yarın Etkisi” serisinin ilk kitabı çıktı. Ardından da yeni serimin ilk kitabı olan “Tablo Gezginleri” ile okurlarımla buluşmaya devam ettim.

Şu an okurlarımla buluşmak için sabırsızlandığım üç serinin devam kitapları üzerinde çalışıyorum. Umarım çok sevecekler.

Yazdığınız kitaplar genellikle fantastik türünde. Sizin bu tür yazmaya yönelmenizin sebebi neydi?

Yazdığım kitapları kesin bir şekilde fantastik türünde olarak değerlendiremeyiz aslında. Benim yazdığım kitapların fantastik yönleri var.

Çemberin Altında, Yarın Etkisi ve Tablo Gezginleri kitaplarımın fantastik yönleri ağır basıyor. Çemberin Altında’da ana karakterimizin gelecek hakkında görüşlere sahip olma gibi bir özelliği var. Yarın Etkisi’nde ise bir yazarın yarım kalmış bir hikayeyi tamamlamasıyla 1972 yılından günümüze yine bir yazarın gelmesine sebep olduğu bir hikayeyi okuyoruz.

Geçmiş-gelecek ve zaman bağlantısı bulunan kurgular ortaya çıkarmayı seviyorum ve açıkçası kalemimin bu yönde daha özgür olduğunu hissediyorum. Tablo Gezginleri’nde ise efsanevi bir gezgin eşyasına sahip olan insanların tablolara girebildiği ve renklerin dünyasında farklı maceralara atıldıklarını okuyabiliyoruz.

Kendinize özgü bir yazma süreciniz var mı? Kitap yazarken nelere dikkat ediyorsunuz?

Benim süreçlerim her kitapta farklı bir noktaya evriliyor. Yazmak genellikle okurların ya da insanların “Nasıl yazılır?” diye düşünmediği bir eylem. Kitabı elinize aldığınızda sabırsızlıkla bir hikayenin içinde kaybolma isteğiyle baş başa kalıyorsunuz, olması gereken de bu. Fakat arka planda işin “nasıl yazılır” kısmı benim korumaya çalıştığım süreci kapsıyor.

Hayatsal akışınız, yazdığınız dönem içinde olduğunuz duygu durumu ve sabrınız bütün yazma sürecini etkileyen noktalar benim için. Duygu durumumu ve hayat akışımı kontrol altına almayı başarabilirsem çok daha verimli bir yazım süreci geçirebiliyorum.

Yazmış olduğunuz kitaplardan en sevdiğiniz karakter hangisi ve neden?

Bu soruyla çok fazla karşılaşıyorum ve inanın cevaplaması en zor olan sorulardan bir tanesi… Şimdiye kadar basılı eser haline gelmiş yedi kitabım, basılı eserlerimin haricinde arka planda yazdığım iki hikayem var. Dolayısıyla bu bir sürü karakter demek ve hepsi hayal dünyamın en güzel köşelerinden okuyucularımla buluşturmak üzere oluşturduğum karakterler.

Çoğu zaman bu soruyu pas geçsem de bu sefer cevaplayacağım. Çemberin Altında kitabımdan Hera Koçoğlu ve Tablo Gezginleri kitabımdan Korel Baysal benim için yeri ayrı olan karakterlerim.

Eklemek istediğiniz başka bir şeyler var mı?


Giarose ekibine saygılarımı ve teşekkürlerimi sunuyorum. Sorularınızı cevaplamak benim için zevkti. Ve aynı zamanda tüm okuyucularıma teşekkürü borç bilirim. Hepinizi seviyorum. “Düşündüğümüz kadar varsak, hayal ettiğimiz kadar buradayız. Ben hayal ederek sizinle, burada olmayı seçtim. Umarım hep benimle olursunuz, teşekkür ederim.”

Düşündüğümüz kadar varsak, hayal ettiğimiz kadar buradayız. Ben hayal ederek sizinle, burada olmayı seçtim. Umarım hep benimle olursunuz, teşekkür ederim.”

 

Tags: