DİL ÖGRENME SÜRECİNDE “ÖDEVLER”
DİL ÖGRENME SÜRECİNDE “ÖDEVLER”
Değerli ebeveynler, bir önceki yazımda 3-12 yaş aralığındaki çocukların yabancı dil edinimi sürecinde nasıl bir yol izlenmesi gerektiğiyle ilgili tavsiyelerimden bahsetmiştim. “Gamification” (oyunlaştırma) diye adlandırdığımız metot ile bu süreçten müthiş keyif ve verim alacağınızı bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum.
Ve buradan yola çıkarak, bu yazımda birazda yabancı dil eğitimlerini destekleyen ve temelinde çocuklarımıza bireyselleşmenin getirdiği pozitif ve negatif taraflarını göstermeye olanak sağlayacak ödevlere değinmek istiyorum.
Gamification (oyunlaştırma) diye adlandırdığımız metot ile bu süreçten müthiş keyif ve verim alabilirsiniz”
Ödevler… Sanıyorum çoğumuz bu kelimeyi gördüğümüzde bile irite oluyoruz hem ebeveyn hem de vakti zamanında birer öğrenci olarak. Aslında durum yine sandığımız gibi değil. Bu kelimeleri peşi sıra sıralarken yine kendimi “ne oldu da durum buraya evrildi?” diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Yani ne oldu ve biz neden “ödev” kelimesinden bu kadar rahatsız oluyoruz? Bir taraftan bunu düşüneduralım, ben size işin diğer boyutunu soru-cevap şeklinde anlatmaya çalışayım.
Çocuğunuz İngilizce ya da herhangi bir yabancı dil çalışırken ona yardım ediyor musunuz? Nasıl yardım ediyorsunuz?
Bu sorudan yola çıkarak birbiriyle bağlantılı birkaç durumu aşağıda sizinle paylaşıyorum ve soruyu en sonda sizin cevaplamanızı rica ediyorum. Hatta dilerseniz bizimle de paylaşabilirsiniz. :)
Çocuğumuz ödev yaparken, veli olarak bizim görevimiz nedir?
Onu rahatsız etmeden, dikkatini dağıtmadan ödevini yaptığından emin olmamızdır.
Ödev hakkında varsayılan en büyük yanılgı nedir?
Ödevlerin velilerin sorumluluğunda olması ve verilen ödevlerin tam ve eksiz bir şekilde yapılması gereken bir görev olarak düşünülmesidir.
Ödevin amacı nedir?
Pedagojik bir iletişim aracı olarak ödev, sonuç odaklı bir ölçme aracı olmaktan ziyade süreç odaklı ve gelişimsel bir öğrenme ortamıdır. Ödev öğretmen, öğrenci ve veli arasında bir iletişim aracıdır. Özellikle ilkokul ve ortaokul döneminde çocuğun gelişimini takip etmek, kazanımlarda ne kadar yetkin olduğunu gözlemlemek, nerede neye ihtiyacı olduğunu tespit edebilmek için önemli bir araçtır. Ödevler, sosyal anlamda da çocuğumuzda sorumluluk bilincini geliştirir.
Peki ödev yapma sorumluluk bilincini çocuğumuza nasıl aşılarız?
İlk önce kendinize çocuğunuzun ebeveyni olduğunu hatırlatın lütfen. Siz, o çocuğun öğretmeni değilsiniz. Ödev sorumluluğu okulla birlikte gelişmesi gereken bir durumdur. Burada veli ve öğretmen iş birlik içerisinde olmalıdır. Bu konuda bütün çocuklardan mükemmel ödev yapma bilincinin bir anda oluşmasını beklemek çok doğru olmaz. Fakat hem veli hem de öğretmen kanadından istikrarlı yaklaşım en doğru çözüm olacaktır.
Çocuğumuz ödev yaparken uygun olmayan veli davranışı nelerdir?
Ödev yapması konusunda sürekli olarak çocuğa baskı uygulamak. Çocuğumuza sürekli ödev hatırlatması yapmak. Çocuğumuzun tam ve eksiksiz ödev yapmasını sağlamak, dolduramadığı boşluğu ona yazdırmak, sonunu bağlayamadığı paragrafı için birkaç cümle söylemek.
Ödev yapmanın avantajları nelerdir?
Çocuğumuzun aldığı eğitimin ne kadarını içselleştirebildiğini ödevlendirmeler sayesinde takip edebiliriz. Ödevler sayesinde çocuğumuz, düzenli konu tekrarları yapmış olur ve daha önce elde edilen kazanımlarla güncel kazanımları sentezleyerek analitik düşünme becerisine katkı sağlar.
“Hiç İngilizce bilmiyorum ve çocuğumu İngilizce ödev yaparken gözlemleyemiyorum.” gibi durumlarda ne yapmak gerekiyor?
Çocuğunuzdan öğrendiği konuları size anlatmasını isteyerek hem konu tekrarı yapmasını sağlamış hem de çocuğunuzla keyifli vakit geçirmiş olursunuz. Ödevlerini doğru yapıp yapmadığından emin olmanız gerekmiyor. Çünkü bu öğretmenlerin görevidir. Öğretmenler ise çocuğun nerede ve ne durumda olduğunu anlayabilmesi ve gelişimini izleyebilmesi için çocuğun kendi yaptığı haliyle ödevini öğretmenine teslim etmesi gerekir.
“İngilizcem çok iyi ve çocuğuma destek olmak istiyorum” durumları var bir de :)
Çocuğunuzu dilden soğutmadan, daha iyisi olsun diye çocuk üzerinde baskı yaratmadan okul ile paralel olacak şekilde oyunlar oynayabilirsiniz, kitaplar okuyabilirsiniz, filmler izleyebilirsiniz, vs. Unutmamak gerekir ki herhangi bir derste sınıf ortalamasının çok çok üstünde olan çocuk, arkadaşlarıyla bağ kurmakta zorlanır ve kazanım sürecinde sorun yaşayabilir ve bu durum da diğer muhtemel olumsuz durumları tetikler.